schwindelig

Немецкий Язык - Турецкий язык

Определение schwindelig в Немецкий Язык Турецкий язык словарь

s. schwindlig

Английский Язык - Турецкий язык

Определение schwindelig в Английский Язык Турецкий язык словарь

Связанные Термины

dizzy

sersemletici

dizzy

{s} kuş beyinli (Argo)

dizzy

sersemlik

Tom küçük bir sersemlik hissetti. - Tom felt a little dizzy.

dizzily

aptalca

dizzy

başını döndürmek

dizzy

aptal

dizzy

başı dönen

dizzy

{f} başını döndür

dizzily

baş döndürücü bir şekilde

dizzily

baş döndürücü şekilde

dizzily

(zarf) baş döndürücü bir şekilde

dizzy

{s} baş döndürücü

Tom'un birçok baş döndürücü büyüleri vardır. - Tom has a lot of dizzy spells.

Tom çok baş döndürücü hissetmeye başlamıştı. - Tom was starting to feel very dizzy.

dizzy

baş döndüren

dizzy

{s} sersem

Tom küçük bir sersemlik hissetti. - Tom felt a little dizzy.

Tom sersemlemiş görünüyordu. - Tom seemed to be dizzy.

dizzy

(sıfat) baş döndürücü, başı dönen, sersemlemiş, şaşkın, sersem, fırıl fırıl dönen; kuş beyinli (Argo)

dizzy

{s} şaşkın

Şimdi biraz şaşkın hissediyorum. - I'm feeling kind of dizzy.

Biraz şaşkın hissettim. - I felt a little dizzy.

Немецкий Язык - Английский Язык

Определение schwindelig в Немецкий Язык Английский Язык словарь

vertiginous

dizzy

giddily

giddy

dinical

dinic

dizzily

feel dizzy

Связанные Термины

Dann wurde mir plötzlich schwindelig.

Then I came over giddy

Mir ist schwindelig.

My head swims

Mir ist schwindelig.

I feel giddy