There were several bearded men in the park.
 - Parkta birkaç tane sakallı adam vardı.
He thought of growing a beard but gave that up.
 - O sakal uzatmayı düşündü ama vazgeçti.
Although he's young, he has a grey beard.
 - Genç olmasına rağmen gri sakalı var.
Tom has his beard trimmed by a barber.
 - Tom sakalını bir berbere düzelttirdi.