I take a walk every morning.
- Her sabah yürüyüşe çıkarım.
She goes running every morning.
- O her sabah koşmaya gider.
Mother always gets up early in the morning.
- Anne her zaman sabahları erken kalkar.
I take a walk every morning.
- Her sabah yürüyüşe çıkarım.
I am in the habit of taking a shower in the morning.
- Sabah duş almaya alışkınım.
Mother always gets up early in the morning.
- Anne her zaman sabahları erken kalkar.
The driver said that the first bus starts at 6:00 a.m.
- Sürücü İlk otobüsün sabah saat 6:00 da hareket ettiğini söyledi.
I'm on duty from 9:00 a.m. to 5:00 p.m.
- Sabah dokuzdan akşam beşe kadar görevdeyim.
The breakfast dishes were still in the sink.
- Sabah kahvaltısı tabakları hâlâ lavabonun içerisindeydi.
Breakfast is a smorgasbord.
- Sabah kahvaltısı iskandinav usulü açık büfedir.