Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

reply to an email. (reply)

listen to the pronunciation of reply to an email. (reply)
Английский Язык - Турецкий язык

Определение reply to an email. (reply) в Английский Язык Турецкий язык словарь

answer
{f} yanıtlamak

Bütün soruları yanıtlamak zorunda mıyım? - Do I have to answer all of the questions?

O soruyu yanıtlamak istemiyorum. - I don't want to answer that question.

answer
cevap vermek

Çabucak cevap vermek zorunda değilsin. - You don't have to answer quickly.

O, telefona cevap vermek için kalktı. - She got up to answer the phone.

answer
tatmin edici olmak

Cevabınız tatmin edici olmaktan uzaktır. - Your answer is far from satisfactory.

Onun cevabı tatmin edici olmaktan uzaktı. - His answer was far from satisfactory.

answer
yeterli olmak
answer
{f} yanıtla

Ben mektupların hiçbirini yanıtlamadım. - I answered neither of the letters.

Soruyu kolaylıkla yanıtlaması bizi şaşırttı. - The ease with which he answered the question surprised us.

answer
{i} yanıt

Aşağıdaki soruları İngilizce olarak yanıtlayın. - Answer the following questions in English.

John soruya yanıt vermez. - John will not answer the question.

answer
eşit olmak
answer
(isim) cevap, yanıt, çözüm; tepki; karşılık, misilleme; bakmak (kapi, telefon)
answer
{f} karşılık vermek
answer
{f} cevap vermek, cevaplamak, yanıtlamak; karşılık vermek
answer
{f} yerine getirmek
answer
{f} kefil olmak
answer
{f} bakmak (kapı)
answer
(fiil) cevap vermek, yanıtlamak, karşılık vermek, bakmak (kapı), karşılamak, yetmek, tanıma uymak, uymak, yerine getirmek, kefil olmak
answer
{i} telefon
answer
{i} karşılık

Köpek John adına karşılık veriyor. - The dog answers to the name John.

Ben onun sahtekarlığına karşılık veremem. - I can't answer for his dishonesty.

answer
{f} yetmek
answer
{i} misilleme
answer
mukabele
answer
{i} bakmak kapi
Английский Язык - Английский Язык
answer
reply to an email. (reply)
Избранное