İrlanda oya işleriyle meşhurdur.
- Ireland is famous for lace.
Zülfikar, dördüncü İslam halifesi olan Hazret-i Ali'nin meşhur kılıcıydı.
- Zulfiqar was the famous sword of Hazret-i Ali, fourth caliph of Islam.
Justin Bieber, Katie Holmes'tan daha ünlüdür.
- Justin Bieber is more famous than Katie Holmes.
Onun oğlu ünlü bir piyanist oldu.
- His son became a famous pianist.
Mary tanınmış bir pop yıldızıdır.
- Mary is a famous pop star.
En tanınmış kitaplarını 60'lı ve 70'li yıllarda yayınladı.
- During the 60s and 70s, she published her most famous books.
Biz mükemmel bir biçimde geçindik.
- We got along famously.