recurring regularly

listen to the pronunciation of recurring regularly
Английский Язык - Турецкий язык
düzenli olarak tekrarlanan
constantly
sıkça
constantly
devamlı/sabit olarak
constantly
ikide bir
constantly
ikide birde
constantly
mükerrer olarak
constantly
sabit düzeyde
constantly
durmaksızın
constantly
sık sık

Sana sık sık sigara içme,o şekilde sigara içme deniliyorsa, düşünmeye başla, belki sigara içmek toplum ahlakına ya da bir şeye yönelik tehdittir. - When you are constantly told no smoking, no smoking like that, you start thinking, maybe smoking really is a threat to public morals or something.

Onlar sık sık kendileriyle çelişiyorlar. - They contradict themselves constantly.

constantly
devamlı
constantly
sürekli

O, sürekli şikâyet ediyor. - He is constantly complaining.

Karısı ona sürekli dırdır ediyor. - His wife nags him constantly.

constantly
hiç durmadan
constantly
sürekli olarak

Ona sürekli olarak terbiyesini takınmasını söylüyorum. - I'm constantly telling her to behave herself.

O, benden sürekli olarak ödünç para alıyordu. - He was constantly borrowing money from me.

constantly
daima

Daima kendi kendime lakırdı ederim. - I constantly talk to myself.

Английский Язык - Английский Язык
constantly
recurring regularly

    Расстановка переносов

    recurring re·gu·lar·ly

    Турецкое произношение

    rikırîng regyılırli

    Произношение

    /rēˈkərəɴɢ ˈregyələrlē/ /riːˈkɜrɪŋ ˈrɛɡjəlɜrliː/
Избранное