Fakirlik onun çalışmalarına devam etmesini engelledi.
- Poverty prevented him from continuing his studies.
45 milyondan fazla Amerikalı fakirlik içinde yaşıyor.
- More than 45 million Americans live in poverty.
Yoksulluk kapıdan içeri girdiğinde, sevgi pencereden dışarı uçar.
- When poverty comes in at the door, love flies out the window.
Yoksulluk onu çalmaya zorladı.
- Poverty drove him to steal.
Yoksulluktan dolayı okulu bırakmaktan başka seçimi yoktu.
- He had no choice but to give up school because of poverty.
Çoğu hastalık yoksulluktan sonuçlanır.
- Many diseases result from poverty.
Yaklaşık bir milyar insan, açlık ve yoksulluktan muzdariptir.
- About a billion people suffer from hunger and poverty.
living in reduced circumstances.
... our troops male wat veterans you should not have to live in poverty ...
... Because if there's a two parent family, the prospect of living in poverty goes down ...