Английский Язык - Турецкий язык
Определение phrasenhaft в Английский Язык Турецкий язык словарь
- rhetorical
- {s} etkileyici bir şekilde söylenen
- rhetorical
- sözbilimle ilgili
- glibly
- kayıtsızca
- glibly
- konuşkan bir şekilde
- glibly
- üstünkörü bir biçimde
- rhetorical
- {s} sözbilime ait
- rhetorical
- belagatlı
- rhetorical
- güzel söz söylemeye ait
- rhetorical
- {s} hitabet
- rhetorical
- güzel söz söyleme sanatınarhetorical question cevabı beklenilmeyen ve etkili olsun diye kullanılan soru
- rhetorical
- {s} tumturaklı
Bu tumturaklı bir soru değil.
-It's not a rhetorical question.
Tom soruya cevap vermeye başladı ve sonra onun tumturaklı bir soru olduğunu fark etti.
-Tom started to answer the question and then realized it was a rhetorical question.
- rhetorical
- belâgatli olarak
- rhetorical
- {s} söz sanatına özgü
- rhetorical
- rhetoricallybelâgat ilmine göre
Связанные Термины
Немецкий Язык - Английский Язык
Определение phrasenhaft в Немецкий Язык Английский Язык словарь
- glibly
- tritely
- glib (thing)
- banally
- bromidic
- rhetorical
phrasenhaft
Resimler
История
Избранное