Layla checked Sami's vitals.
 - Leyla, Sami'nin hayati organlarını kontrol etti.
She's a member of this organization.
 - O bu organizasyonun bir üyesidir.
I've been a member of this organization for five years. Oh wait, no. Six.
 - Ben beş yıldır bu organizasyonun bir üyesiyim. Oh bekle, hayır. Altı.
The organization failed.
 - Organizasyon başarısız oldu.
What kind of research does the organization do?
 - Organizasyon ne tür araştırma yapar?
Tom Skeleton was shaking and trembling in every limb.
 - Tom Skeleton'un her organı sallanıyordu ve titriyordu.
The skin is the largest organ of the body.
 - Deri, vücudun en büyük organıdır.
The brain is the most complex organ in the body.
 - Beyin vücuttaki en karmaşık organdır.
Patricia turnuvayı organize edecek.
 - Patricia will organize the tournament.
Bu organizasyon gönüllü katkılara bağlıdır.
 - That organization depends on voluntary contributions.
O bu organizasyonun bir üyesidir.
 - She's a member of this organization.
Tom bu örgütün bir üyesidir.
 - Tom is a member of this organization.
Bu kuruluşun bir üyesidir.
 - She is a member of this organization.
Müdür emekli olduktan sonra Tom kuruluşun başına tayin edildi.
 - Tom was named the head of the organization after the director retired.
WHO, Dünya Sağlık Örgütü anlamına gelir.
 - WHO stands for World Health Organization.
Rüşvet güç örgütleri ile birlikte ortaya çıkan bir şeydir.
 - Bribes are something that arises in conjunction with power organizations.