Please obey the school rules.
- Lütfen okul kurallarına uy.
You don't go to school on Sunday, do you?
- Pazar günü okula gitmiyorsun, değil mi?
Tom doesn't know why Mary dropped out of college.
- Tom, Mary'nin neden okuldan ayrıldığını bilmiyor.
I had to drop out of college and get a job.
- Okuldan ayrılıp bir iş bulmak zorunda kaldım.
There used to be a coffee shop near the school.
- Okula yakın bir kahvehane vardı.
I go by that shop every morning on my way to school.
- Her sabah okula giderken o dükkanın önünden geçiyorum.