odaklanıldığında

listen to the pronunciation of odaklanıldığında
Турецкий язык - Английский Язык
(Bilgisayar) on got focus
odakla
focus on

He has given up running in order to focus on the long jump. - Uzun atlamaya odaklanmak için koşmaktan vazgeçti.

I believe that people tend to focus on the wrong things. - İnsanların yanlış şeylere odaklanma eğiliminde olduğunu düşünüyorum.

odakla
{f} focused

He focused on his studies. - Çalışmalarına odaklandı.

Tom tried to stay focused. - Tom odaklanmaya çalıştı.

odakla
{f} focusing

Tom had trouble focusing on what needed to be done. - Tom neyin yapılması gerektiği konusuna odaklanmakta sorun yaşadı.

Tom had trouble focusing. - Tom'un odaklanma sorunu vardı.

odakla
{f} focussing
odakla
{f} focus

I need you to stay focused. - Odaklanmış kalmanı istiyorum.

I tried to focus my attention on reading. - Dikkatimi okumaya odaklamaya çalıştım.

odakla
(Bilgisayar) set focus on