The accident has caused many deaths.
 - Kaza çok fazla ölüme neden oldu.
Marriage is the main cause of all divorces.
 - Bütün boşanmalarının temel nedeni evliliktir.
For one reason or another, their holiday in France wasn't as good as they expected it would be.
 - Şu ya da bu nedenle, onların Fransa'daki tatili onların olmasını umdukları kadar iyi değildi.
Women really are quite dangerous. The more I think about this, the more I'm able to understand the reasoning behind face covering.
 - Kadınlar gerçekten oldukça tehlikeliler. Bu konuda ne kadar çok düşünürsem, o kadar çok yüz örtüsünün arkasındaki nedeni anlayabileceğim.
Why did you paint the bank red?
 - Neden bankı kırmızıya boyadın?
Why did you come to Japan?
 - Neden Japonya'ya geldin?
Mars is red because of rusty iron in the ground.
 - Mars, zemindeki paslı demir nedeniyle kırmızıdır.
Adultery was a ground for divorce.
 - Zina bir boşanma nedeniydi.
Jealousy was the motive for the murder.
 - Cinayetin nedeni kıskançlıktı.
I don't know the motives for Marlon's behaviour.
 - Marlon'un davranışının nedenlerini bilmiyorum.
This political problem gave rise to hot discussions.
 - Bu politik problem sıcak tartışmalara neden oldu.
It may give rise to serious trouble.
 - O, ciddi bir soruna neden olabilir.
Why do you always have to get so personal when we have an argument?
 - Bir anlaşmazlığımız olduğunda, neden her zaman bu kadar şahsi algılıyorsun?
Why on earth did you sell your newly-built house?
 - Allah aşkına neden yeni yapılmış evini sattın?
I'm just a simple factory worker. Why do you bother me?
 - Ben sadece basit bir fabrika işçisiyim. Neden beni rahatsız ediyorsunuz?
Why do I have to do this? What's the point?
 - Neden bunu yapmak zorundayım? Anlamı ne?
What's the point of us being here?
 - Burada olmamızın nedeni ne?
Language is an important matter, so don't leave it to the linguists.
 - Dil önemli bir konudur, bu nedenle dilbilimcilere bırakmayın.
I don't know why it should matter.
 - Neden önemli olması gerektiğini bilmiyorum.
Do you know why spring rolls are called spring rolls?
 - İngilizcede sigara böreğine neden bahar sarması dendiğini biliyor musun?
That being the case, he had little to say.
 - Bu nedenle, onun söyleyecek çok az şeyi vardı.
Why don't we share a room?
 - Neden bir odayı paylaşmıyoruz?
Why are you in my room?
 - Neden benim odamdasın?
Correlation doesn't equal causation.
 - Korelasyon nedenselliğe eşit değildir.
Correlation doesn't imply causation.
 - Korelasyon nedensellik anlamına gelmez.