He is a doctor by profession.
- O, meslek olarak bir doktordur.
No matter what your profession, or how happy you may be in it, there are moments when you wish you had chosen some other career.
- Mesleğiniz ne olursa olsun, ya da bu meslekte ne kadar mutlu olursanız olun, diğer bir mesleği seçmiş olmayı istediğiniz anlar vardır.
Don't discriminate against people based on nationality, gender, or occupation.
- İnsanlara milliyet, cinsiyet veya meslek temelinde ayrımcılık yapmayın.
I'm very proud of the job I chose myself.
- Kendime seçtiğim meslekten çok gururluyum.
One should not confuse education with job training.
- Biri eğitimle mesleki eğitimi karıştırmamalı.
Some electricians learn their trade within an apprenticeship system instead of going to college.
- Bazı elektrikçiler üniversiteye gitme yerine çıraklık sistemi içinde mesleklerini öğrenirler.
Jack of all trades, and master of none.
- Bütün meslekleri bilir ama hiçbirinin ustası değil.
I am at vocational school.
- Ben meslek okulundayım.
She goes to vocational school.
- O, meslek okuluna gidiyor.
No matter what your profession, or how happy you may be in it, there are moments when you wish you had chosen some other career.
- Mesleğiniz ne olursa olsun, ya da bu meslekte ne kadar mutlu olursanız olun, diğer bir mesleği seçmiş olmayı istediğiniz anlar vardır.
He wanted to make singing a career.
- Şarkı söylemeyi bir meslek yapmak istedi.
This very interesting test reveals your professional personality.
- Bu çok ilginç deney senin mesleki kişiliğini meydana çıkarmaktadır.
His professional career was bankrupt.
- Mesleki kariyeri mahvoldu.
She goes to vocational school.
- O, meslek okuluna gidiyor.
I am at vocational school.
- Ben meslek okulundayım.