Bazı genç Japon halkı, bekar olmayı evli olmaya tercih ederler.
- Some young Japanese people prefer being single to being married.
Evliyim ve iki çocuğum var.
- I am married and have two children.
Ben onun evlilik yaşamına hayal kırıklığına uğradım.
- I was disillusioned at his married life.
Evlilik yaşam şekilleri çok değişiyor.
- Patterns of married life are changing a lot.
Lisa Lillien, Dan Schneider ile evlenmiştir.
- Lisa Lillien is married to Dan Schneider.
Onunla Haziran'da evleneceğim.
- I'm getting married to her in June.