Everyone says the view from here is beautiful.
- Herkes buradan manzaranın güzel olduğunu söylüyor.
This is a view of the Alps.
- Bu Alplerin bir manzarasıdır.
A dreary landscape spread out for miles in all directions.
- Kasvetli bir manzara, her yöne millerce yayıldı.
The landscape is unfamiliar to me.
- Manzara bana tanıdık değil.
The scenery was too beautiful for words.
- Manzara kelimelerle anlatılamayacak kadar çok güzeldi.
I was deeply impressed by the scenery.
- Manzaradan derinden etkilendim.
The scenery was beyond description.
- Manzara kelimelerle tanımlanamıyordu.
The scenery was too beautiful for words.
- Manzara kelimelerle anlatılamayacak kadar çok güzeldi.
The scene of the car accident was a horrifying sight.
- Araba kazası olay yeri korkunç bir manzaraydı.
It was a beautiful sight.
- Güzel bir manzaraydı.
There are many scenic places in Xinjiang.
- Xinjiang'ta birçok manzaralı yer var.
This place is famous for its scenic beauty.
- Bu yer manzarasının güzelliği ile ünlüdür.
Let's get a picture of us with the sea in the background.
- Arka planda deniz manzaralı bir resmimizi çektirelim.
He took a picture of the beautiful landscape.
- Güzel manzaranın bir resmini çekti.
The hotel has a good prospect.
- Otelin güzel bir manzarası var.
It's a spectacle you won't forget.
- Bu unutmayacağın bir manzara.
Tom lived in a spectacularly beautiful place.
- Tom olağanüstü manzaralı güzel bir yerde yaşadı.