Polisler park yakınında terkedilmiş bir arabada bir ceset buldu.
- The police found a dead body in an abandoned car near the park.
Terkedilmiş şehir, orman tarafından yutuldu.
- The abandoned city was swallowed by the jungle.
O, terk edilmiş bir binada saklandı.
- He hid in an abandoned building.
Tom kaçırıldı ve kaçıranlar tarafından Park Caddesinde terk edilmiş bir binada tutuldu.
- Tom was kidnapped and held by his captors in an abandoned building on Park Street.
Marilla kendini herkes tarafından terk edilmiş hissetti. Tavsiye için Bayan Lynde'ye bile gidemedi.
- Marilla felt deserted by everyone. She could not even go to Mrs. Lynde for advice.
Hayatının geriye kalanını terk edilmiş bir adada geçirmek zorunda olsan, onu kiminle geçirirsin?
- If you had to spend the rest of your life on a deserted island, who would you spend it with?
Tom tenha tren istasyonunda büyük bir saatin altında tek başına durdu.
- Tom stood alone under a big clock in the deserted train station.