Police think the fire was deliberately lit.
- Polise göre yangın kasıtlı olarak çıkarıldı.
Fadil killed Layla very deliberately.
- Fadıl, Leyla'yı kasıtlı olarak öldürdü.
Did you do that intentionally?
- Sen onu kasıtlı olarak mı yaptın?
Tom made this mistake intentionally.
- Tom bu hatayı kasıtlı olarak yaptı.
You purposely gave the wrong answer, didn't you?
- Kasıtlı olarak yanlış cevap verdin, değil mi?
Tom purposely wore his shirt inside out just to irritate Mary.
- Tom sadece Mary'yi kızdırmak için gömleğini kasıtlı olarak ters giydi.