I attached my signature to the document.
- Evraka imzamı ekledim.
The people were in a line to get the signature of the president.
- İnsanlar, Devlet Başkanı'nın imzasını almak için sıraya girdiler.
Is Mexico a signatory to the Geneva Convention?
- Meksika, Cenevre Sözleşmesi'nde imza sahibi mi?
The two sides signed a peace treaty.
- Iki taraf bir barış antlaşması imzaladı.
The Florida treaty was signed in February 1819.
- 1819 yılının Şubat ayında Florida antlaşması imzalandı.
I am signing my contract.
- Sözleşmemi imzalıyorum.
By signing the contract, I committed myself to working there for another five years.
- Sözleşmeyi imzalayarak, beş yıl daha kendimi orada çalışmaya adadım.
I'm going to ask him for an autograph. Do you have anything to write with?
- Onun bir imzasını isteyeceğim. Yazmak için bir şeyin var mı?
Could I have your autograph on this book?
- Bu kitap üzerinde imzanızı alabilir miyim?
Could you sign here, please?
- lütfen burayı imzalar mısınız?
Prospectuses must be signed by two sponsor representatives.
- Prospektüsler iki sponsor temsilci tarafından imzalanmalıdır.
He signs the most important documents.
- O en önemli dökümanları imzalar.
We hope the governor signs it.
- Umarız vali onu imzalar.