Немецкий Язык - Турецкий язык
Определение hauptsitz в Немецкий Язык Турецкий язык словарь
- merkez bina
- genel merkez
- ana merkez
- merkez ofis
Английский Язык - Турецкий язык
Определение hauptsitz в Английский Язык Турецкий язык словарь
- headquarters
- karargâh
Lee'nin karargahında askerlerden oluşan bir kalabalık bekledi.
-A crowd of soldiers waited at Lee's headquarters.
Ben acil olarak karargaha çağrıldım.
-I've been summoned to headquarters urgently.
- headquarters
- merkez
Şirketimizin merkezi Tokyo'dadır.
-Our company's headquarters are in Tokyo.
Twitter'ın genel merkezini ziyaret etmedim.
-I haven't visited the headquarters of Twitter.
- headquarters
- {i} karakol
Tom polis karakoluna götürüldü.
-Tom has been taken to police headquarters.
- main office
- ana ofis,merkez büro
- headquarters
- merkez büro
- main office
- ana bayii
- main office
- merkez büro
- headquarters
- i. karargâh, garnizon, kumanda merkezi; genel merkez, merkez büro, merkez; karakol
- headquarters
- (Askeri) KARARGAH, KOMUTA UNSURU, KOMUTA UNSURLARI: İdari veya taktik bir birlik ve teşekkülün, karargah şube ve kısımlarını idare ve koordine eden subay ve erat grubu. Karargah ve komuta unsurları, genellikle birlik komutanı ile komutanlık erkanını ve bunlara bağlı olarak, idare, istihbarat, muhabere ve lüzumlu diğer faaliyetlerle ilgili görevleri yerine getiren personeli içine alır. Buna "command element" de denir
- headquarters
- {i} garnizon
- headquarters
- {i} merkezde çalışanlar
- headquarters
- merkezde çaIışanlar
- headquarters
- (isim) karargâh, garnizon, kumanda merkezi, genel merkez, merkez, karakol
Связанные Термины
Немецкий Язык - Английский Язык
Определение hauptsitz в Немецкий Язык Английский Язык словарь
- headquarters
- main office
- mit Hauptsitz in
- headquartered in
- seinen Hauptsitz in London haben
- to be headquartered in London
Связанные Термины
hauptsitz
Resimler
История
Избранное