The castle has been restored and is open to the public.
 - Kale restore edildi ve halka açık.
We all felt embarrassed to sing a song in public.
 - Hepimiz halkın önünde bir şarkı söylemeye utandık.
Tom played a Spanish folk tune on his English horn at a Chinese restaurant in France.
 - Tom, Fransa'da bir Çin lokantasında İngiliz borusu ile İspanyol halk melodisi çaldı.
In the 1960s, folk music was very popular.
 - 1960'larda halk müziği çok popülerdi.
Although the life of Chinese people is getting better and better now, there is still room for improvement.
 - Çin halkının yaşamı şimdi gittikçe iyileşmesine rağmen, gelişme için hâlâ bir neden vardır.
The British people in general are extremely fond of their pets.
 - İngiliz halkı genel olarak evcil hayvanlarına son derece düşkündür.
Classes at the community center are free.
 - Halkevindeki sınıflar ücretsiz.
Tom's death shocked the community.
 - Tom'un ölümü halkı şok etti.
Die Lorelei is a popular German folk song.
 - Lorelei bir popüler Alman halk şarkısıdır.
In the 1960s, folk music was very popular.
 - 1960'larda halk müziği çok popülerdi.
The local population helps fight forest fires.
 - Yerel halk, orman yangınlarıyla mücadeleye yardımcı olur.
The population was crushed by the taxes.
 - Halk, vergiler tarafından ezildi.
The government of this country oppresses its people.
 - Bu ülkenin hükümeti halkına zulmediyor.
The people of this country have become disillusioned with the political establishment.
 - Bu ülkenin halkı siyasi yönetimden hayalkırıklığına uğradı.
I use a three-ring binder for all my subjects instead of a notebook for each one.
 - Her biri için bir dizüstü bilgisayar yerine bütün konularım için üç halkalı klasör kullanırım.
The mayor addressed the general public.
 - Belediye başkanı halka hitap etti.
Many peoples live in Asia.
 - Birçok halklar Asya'da yaşar.
Many Pacific peoples immigrate to New Zealand, the home of the Polynesian Maoris.
 - Birçok Pasifik halkları, Polinezya Maorilerin vatanı Yeni Zelanda'ya göç ederler.
I've already sung three folks songs tonight.
 - Bu gece şimdiden üç tane halk şarkısı söyledim.
I'm sure your folks miss you.
 - Eminim ki halkın seni özlüyordur.
The mayor addressed the general public.
 - Belediye başkanı halka hitap etti.
Lemma 5 cannot be generalized to arbitrary artinian rings.
 - Lemma 5 gelişigüzel seçilmiş Artin halkaları ile genellenemez
The first lesson in democracy is to abide by the will of the people.
 - Demokraside ilk ders halkın iradesine uymaktır.
Democracy is the government of the people, by the people, for the people.
 - Demokrasi; halkın, halk için, halk tarafından yönetilmesidir.
I don't think we can trust the polls to tell us what the general populace thinks about the candidates.
 - Genel halkın adaylar hakkında ne düşündüğünü anketlerin bize söylemesine güvenebileceğimizi sanmıyorum.
The populace have never forgotten the president's generosity.
 - Halk, başkanın cömertliğini hiç unutmadı.
The president of the republic is chosen by the people.
 - Cumhurbaşkanı halk tarafından seçilir.
The people voted in November.
 - Halk Kasım ayında oy verdi.
They went to the community pool.
 - Onlar halka açık yüzme havuzuna gittiler.
She sacrifies herself for the community.
 - Halk için kendini kurban ediyor.