Определение great in quantity, degree etc в Английский Язык Турецкий язык словарь
- so much
- o kadar
O kadar çok televizyon izlemeseydi, çalışmak için daha fazla zamanı olurdu.
-If he did not watch so much television, he would have more time for study.
Nasıl oluyor da Japon tarihi hakkında o kadar çok şey biliyorsun?
-How come you know so much about Japanese history?
- so much
- çok
Sizi çok güldürecek ne oldu?
-What happened to make you laugh so much?
Diğerlerine çok fazla bağımlı olmamalısın.
-You must not depend so much on others.
- so much
- o kadar çok
O kadar çok sigara içmesen iyi olur.
-You had better not smoke so much.
Nasıl oluyor da Japon tarihi hakkında o kadar çok şey biliyorsun?
-How come you know so much about Japanese history?
- so much
- bu kadar
Keşke bacağım bu kadar çok acımasa.
-I wish my leg didn't hurt so much.
Keşke bu kadar çok sigara içmesen.
-I wish you wouldn't smoke so much.
Связанные Термины
Определение great in quantity, degree etc в Английский Язык Английский Язык словарь
- so much
There has been so much snow, I can't open the door.