O, sonsuza kadar elveda dedi.
 - He said good-bye for good.
Bir veda partisi, Bay Smith'in şerefine düzenlendi.
 - A farewell party was held in honor of Mr Smith.
Tom Mary için bir veda partisi yapmamızı önerdi.
 - Tom suggested that we have a farewell party for Mary.
Merhaba ve elveda, kardeş.
 - Hello and farewell, brother.
Merhaba ve elveda, kardeş.
 - Hello and farewell, sister.
Güle güle. Üzerinde anlaştığımız zamanda görüşürüz.
 - Goodbye. I'll see you at the time we agreed on.
Güle güle ve iyi şanslar.
 - Goodbye and good luck.
Tom Mary'ye elveda öpücüğü kondurdu.
 - Tom kissed Mary goodbye.
Tom çocuklarına elveda öpücüğü verdi.
 - Tom kissed his kids goodbye.
Tom hoşçakal demeden gitti.
 - Tom left without saying goodbye.
Sen asla hoşçakal demedin.
 - You never said goodbye.
Good by penzu.
Hoşça kal demeden odadan ayrıldı.
 - She left the room without saying goodbye.
Hoşça kal demek için geldim.
 - I've come to say goodbye.
Güle güle bile demedin.
 - You didn't even say goodbye.
Güle güle ve iyi şanslar.
 - Goodbye and good luck.