gebläse

listen to the pronunciation of gebläse
Немецкий Язык - Турецкий язык
(Blasebalg) körük
n l. üflec, hamlac, salümo
üfleyici
Английский Язык - Турецкий язык

Определение gebläse в Английский Язык Турецкий язык словарь

blower
(Askeri,Teknik) fan
blower
(Tarım) hava körüğü
blower
(Biyokimya,Gıda) üfleç
blower fan
vantilatör
blower
körük
fan
havalandır
blower
{i} havalandırma
blower
üfleyici şey veya kimse
blower
havalandırma tertibatı
blower
{i} vantilatör
blower
vuran/telefon/vantilatör
blower
{i} telefon
blower
{i} üfleyici
demister
cam ısıtıcı
demister
(Otomotiv) buğu çözücü
demister
(Nükleer Bilimler) sis yok edici (buğu ayırıcı)
fan
{i} yelpaze

Bir dergiyle kendimi yelpazelendiriyorum. - I am fanning myself with a magazine.

O kadının bir yelpazesi var çünkü hava sıcak. - That lady has a fan because it is hot.

Немецкий Язык - Английский Язык