görülür

listen to the pronunciation of görülür
Турецкий язык - Английский Язык
external
(deyim) in evidence
manifest
observable
gözle görülür
visible
gözle görülür derecede
visible as
gözle görülür
observable
gözle görülür biçimde
evidently
gözle görülür biçimde
ocularly
gör
saw

They saw a strange animal there. - Onlar orada garip bir hayvan gördü.

Yesterday I went to Denizli and I saw a rooster near the coop. - Dün ben Denizli'ye gittim ve kümesin yakınında bir horoz gördüm.

gör
{f} sighted
gör
{f} seeing

I remember seeing you all somewhere. - Hepinizi bir yerde gördüğümü hatırlıyorum.

Love is seeing her in your dreams. - Aşk onu rüyalarında görmektir.

gör
see

I want to see you before you go. - Sen gitmeden önce seni görmek istiyorum.

I'm happy to see you. - Seni gördüğüme mutluyum.

gör
{f} seen

Germs can only be seen with the aid of a microscope. - Mikroplar sadece bir mikroskop yardımıyla görülebilir.

I have not seen him lately. - Son zamanlarda onu görmedim

gör
{f} view

Their view of life may appear strange. - Onları hayat görüşü acayip görünebilir.

The view of the Earth from the Moon is one of the iconic images of the 20th century. - Dünya'nın Ay'dan görüntüsü, 20. yüzyılın ikonik resimlerinden birisidir.

gör
catch sight of

He happened to catch sight of a rare butterfly. - Tesadüfen nadir bir kelebeği gördü.

gör
{f} sight

She stood astonished at the sight. - Görünüşte şaşırmış gibi duruyordu.

The sight of fresh lobster gave me an appetite. - Taze ıstakozun görünüşü iştahımı açtı.

gör
{f} viewing

Image Viewer is an image viewing software. This software is a very small program. This software has basic functions only. This is translatable by Tatoeba Project users. - Image Viewer bir resim görüntüleme yazılımıdır. Bu yazılım çok küçük bir programdır. Bu yazılımda sadece basit fonksiyonlar var. Bu, Tatoeba Project kullanıcıları tarafından çevrilebilir.

iyi niyetle yapılan şey hoş görülür
the end jutifies the means
iyi niyetli yalan hoş görülür
the end jutifies the means
uygun görülür
approvable
Немецкий Язык - Турецкий язык

Определение görülür в Немецкий Язык Турецкий язык словарь

Gör
yumurcak, afacan (kiz)
Gör
(-e/) n l. kücük cocuk
Шведский Язык - Турецкий язык

Определение görülür в Шведский Язык Турецкий язык словарь

Gör
hazırlayın
Gör
olun
Gör
yapın
Gör
yapık
gör
yapıyor
gör
kılan