Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

extent or scope; e.g. breadth, width or amplitude

listen to the pronunciation of extent or scope; e.g. breadth, width or amplitude
Английский Язык - Турецкий язык
ölçüde veya kapsamı; örneğin genişliği, genişlik ve genlik
latitude
enlem

Tasmanya 40 derece güney enlemi üzerindedir. - Tasmania is on the 40 degrees South latitude.

Kuzey yarımkürede, kuzey kutup bölgesindeki hava sıcaklıkları düşük enlemlere göre iki kat daha hızlı ısınıyor. - In the Northern Hemisphere, Arctic air temperatures are warming twice as fast as lower latitudes.

latitude
{i} paralel
latitude
{i} tolerans
latitude
en
latitude
mıntıka
latitude
özgürlük
latitude
rahatlık
latitude
{i} serbestlik
latitude
arz derecesi,enlem
latitude
(Askeri) ENLEM AÇISI: Arz üzerinde ekvatorun kuzey veya güneydeki bir nokta ile arzın merkezini birleştiren hattın, arzın merkezinde ekvator düzlemiyle teşkil ettiği açı
latitude
(Askeri) enlem, enlem açısı
latitude
{i} bölge

Kuzey yarımkürede, kuzey kutup bölgesindeki hava sıcaklıkları düşük enlemlere göre iki kat daha hızlı ısınıyor. - In the Northern Hemisphere, Arctic air temperatures are warming twice as fast as lower latitudes.

latitude
{i} hoşgörü
Английский Язык - Английский Язык
latitude
extent or scope; e.g. breadth, width or amplitude

    Расстановка переносов

    ex·tent or scope; e.g. breadth, width or am·pli·tude

    Произношение

Избранное