İstediğim şeyler hiç zamanında olmuyor. Öyleyse, sizinkiler neden zamanında olsun?
- Meine Bedürfnisse werden nicht erfüllt, warum sollen dann eure Bedürfnisse erfüllt werden?
Benim sizin yardımınıza ihtiyacımız yok.
- Ich brauche eure Hilfe nicht.
İstediğim şeyler hiç zamanında olmuyor. Öyleyse, sizinkiler neden zamanında olsun?
- Meine Bedürfnisse werden nicht erfüllt, warum sollen dann eure Bedürfnisse erfüllt werden?
Ben dün sizin babanıza rastladım.
- I bumped into your dad yesterday.
Ben dün sizin babanıza rastladım.
- I ran into your father yesterday.
Bu senin Japonya'ya ilk ziyaretin mi?
- Is this your first visit to Japan?
Bugün senin öğle yemeğin için parayı ben ödeyeceğim.
- I'll pay the money for your lunch today.
How many boys are there in your class?
- Wie viele Jungen sind in eurer Klasse?
Time is up. Hand in your papers.
- Die Zeit ist um. Bitte gebt eure Arbeit ab.