Английский Язык - Турецкий язык
Определение dort drüben в Английский Язык Турецкий язык словарь
- over there
- ta ötede
- over yonder
- (Over there) Oradaki
- over there
- orada
O, oradaki erkek çocuktan daha yaşlıdır.
-He is older than the boy who is over there.
Oradaki erkek çocuk Tom'un erkek kardeşi olmalı.
-That boy over there will be Tom's brother.
- over there
- karşıda
Tom'un arabası karşıda park edilmiştir.
-Tom's car's parked over there.
Orada karşıda bir kahvehane var.
-There is a coffee shop over there.
- yon
- oradaki
- yon
- s., eski oradaki; şuradaki. z., eski orada; şurada
- yon
- ötede
- yon
- şuradaki
- yon
- şurada
- yon
- orada
- yon
- ötedeki
- yonder
- ötedeki
- yonder
- şurada
- yonder
- {s} oradaki; şuradaki; ötedeki. z. orada; şurada; ötede; oraya; şuraya; öteye: They're over yonder. Onlar orada. zam. ora; şura; öte
- yonder
- orada
Связанные Термины
Немецкий Язык - Английский Язык
Определение dort drüben в Немецкий Язык Английский Язык словарь
- over yonder
- yonder
- yon
- over there
I'm going to sit on the bench over there next to the street lamp.
-Ich werde mich auf die Bank dort drüben neben der Straßenlaterne setzen.
I know the boy standing over there.
-Ich kenne den Jungen, der dort drüben steht.
- Sie können Ihren Mantel dort drüben ablegen.
- You can put your coat over there
- die dort drüben
- the one over there
Связанные Термины
dort drüben
Resimler
История
Избранное