Neden bu kadar öfkelisin?
- Why are you so angry?
Öfkeli kalabalık binaya saldırdı.
- The angry mob attacked the building.
Yumiko biraz kızmıştı.
- Yumiko was a little angry.
Tom geç kaldığı için kendine kızmıştı.
- Tom was angry with himself for being late.
Kızgınsan ona kadar; çok kızgınsan yüze kadar say.
- When angry, count ten; when very angry, a hundred.
Tom kızgın ayıdan kaçmak için elinden geldiği kadar hızlı koştu.
- Tom ran as fast as he could to escape from the angry bear.
Tom sinirli ve öfkeli görünüyor.
- Tom seems frustrated and angry.
Oldukça sinirli görünüyorsun.
- You look pretty angry.
Oldukça hiddetli görünüyorsun.
- You look pretty angry.
An angry mob started looting the warehouse.