dilemedikçe

listen to the pronunciation of dilemedikçe
Турецкий язык - Английский Язык
willeth
Third-person singular simple present indicative form of will
archaic third-person singular of will
dile
{f} wish

Everybody wished he had been elected governor. - Herkes vali seçilmiş olmayı diledi.

It's an American tradition to make a wish on your birthday. - Doğum gününde dilek tutmak bir Amerikan geleneğidir.

dile
{f} wished

There were times when Tom wished he hadn't married Mary. - Tom'un Mary ile evlenmemiş olmayı dilediği zamanlar olmuştur.

Everybody wished he had been elected governor. - Herkes vali seçilmiş olmayı diledi.

dile
invoke
dile
{f} wishing

I named my daughter Nairu wishing her long life. - Ona uzun bir ömür dileyerek kızıma Nairu ismini verdim.

She sat next to him wishing she were somewhere else. - O, başka bir yerde olmayı dileyerek onun yanına oturdu

dile
verbalized
dile
beg

Tom was beginning to wish he had stayed in the navy. - Tom donanmada kalmış olmayı dilemeye başladı.

I am no better than a beggar. - Bir dilenciden daha iyi değilim.

dile
articulates
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение dilemedikçe в Турецкий язык Турецкий язык словарь

DİLE
(Osmanlı Dönemi) Gönül sahibi
DİLE
(Osmanlı Dönemi) f. Dil, gönül, kalb yürek