den ganzen tag

listen to the pronunciation of den ganzen tag
Немецкий Язык - Турецкий язык
gün boyu
tüm gün

Bugün tüm gün evdeyim. - Ich bin heute den ganzen Tag zu Hause.

Tüm gün yağmur yağdı. - Es regnete den ganzen Tag.

bütün gün

Bütün günü Tom'la geçirdim. - Ich habe den ganzen Tag mit Tom verbracht.

Bütün gün açıktır dükkan. - Der Laden ist den ganzen Tag offen.

den ganzen Tag über
bütün gün
Английский Язык - Турецкий язык

Определение den ganzen tag в Английский Язык Турецкий язык словарь

all day long
bütün gün boyunca
throughout the day
gün boyunca
all day
gün boyu

O, bütün gün boyunca çalışmaktaydı. - She's been working all day long.

O gün boyu huzursuz hissetti. - She felt restless all day long.

all day
bütün gün

Bütün gün boşa kürek salladı. - He built castles in the air all day.

Bütün gün ayakta durduğum için yoruldum. - I'm worn out, because I've been standing all day.

all day long
bütün gün

Bütün gün boyunca çiftlikte çalıştığı için, o tamamen yorgundu. - Having worked on the farm all day long, he was completely tired out.

Bütün gün televizyon izlemekten başka bir şey yapmaz. - He does nothing but watch TV all day long.