A good beginning makes a good ending.
 - İyi bir başlangıç iyi bir bitiş yapar.
I don't like how the series is ending.
 - Dizinin bitiş şeklini beğenmiyorum.
She was the last to cross the finishing line.
 - Bitiş çizgisini en son geçen oydu.
There Akai joins them and it becomes a free-for-all in front of the finish line.
 - Orada Akai onlara katılır ve bu bitiş çizgisinin önünde herkese açık bir yarışma olur.
Tom lived next door to us until three months ago.
 - Tom üç ay öncesine kadar bize bitişikte yaşadı.
The end of my probation period is nearing.
 - Şartlı Tahliye bitiş günüm yakındır.
A good beginning makes a good ending.
 - İyi bir başlangıç iyi bir bitiş yapar.
Tom looked into the adjoining bedroom.
 - Tom, bitişik yatak odasına baktı.
Tom went into the adjoining room.
 - Tom bitişik odaya girdi.