Tartışmalar uzun ve bazen acıydı.
- The discussions were long and sometimes bitter.
Ben tartışmaya katıldım.
- I participated in the discussion.
Tom gelinceye kadar mitinge başlamayacağız.
- We won't start the meeting until Tom comes.
Miting gerçekten iyi gitti.
- The meeting went really well.
Tom'un patronuyla buluşması gerilimli idi.
- Tom's meeting with his boss was very tense.
Eski arkadaşımla buluşmak çok hoştu.
- Meeting my old friend was very pleasant.
Tom görüşmeyi yönetecek.
- Tom will lead the discussion.
Koç'un onun saha performansını değerlendirmek için her oyuncuyla bire bir görüşmesi vardı.
- The coach had a one-on-one discussion with each player to evaluate his performance on the field.
Onunla karşılaşmadan önce, Pizzaro adamlarının ve silahlarının çoğunu kasaba yakınında sakladı.
- Before meeting him, Pizzaro hid many of his men and guns near the town.
O, atletizm karşılaşmasına katıldı.
- He took part in the athletic meeting.