bakkaliye

listen to the pronunciation of bakkaliye
Турецкий язык - Английский Язык
groceries

Tom didn't know where Mary bought her groceries. - Tom Mary'nin bakkaliye malzemelerini nereden aldığını bilmiyordu.

Tom put the bag of groceries on the kitchen table. - Tom bakkaliye çantasını masaya koydu.

groceries; grocery store
1.grocery store, grocery
grocery

They sell many types of food and grocery products. - Onlar birçok çeşit yiyecek ve bakkaliye ürünü satarlar.

Tom forgot his grocery list. - Tom bakkaliye listesini unuttu.

bakkaliye alışverişi
grocery shopping
Турецкий язык - Турецкий язык
Büyük bakkal dükkânı
Bakkal dükkânında satılan şeyler