That's not a knife. THIS is a knife.
- O bir bıçak değildir, BU bir bıçaktır.
He cut his finger with the knife.
- O, bıçakla parmağını kesti.
Don't let the kid play with knives.
- Çocuğun bıçaklarla oynamasına izin vermeyin.
Three men menaced him with knives.
- Üç adam bıçaklarla onu tehdit etti.
The tip of the knife blade is sharp.
- Bıçak ağzının ucu keskindir.
How many dancing angels can fit on the tip of a knife blade?
- Bir bıçak ağzının ucuna kaç tane dans eden melek sığabilir?
Tom keeps a hunting knife in the trunk of his car.
- Tom arabasının bagajında bir av bıçağı bulundurur.
Tom has a large hunting knife in his right hand.
- Tom sağ elinde büyük bir av bıçağı var.
Remove the hair with a razor blade.
- Saçı bir tıraş bıçağıyla kazı.