O, nihayet IBM'in başkanı oldu.
 - He finally became the president of IBM.
Fransa Başkanı, Okinawa'yı ziyaret etti.
 - The President of France visited Okinawa.
Bazı insanlar cumhurbaşkanının seyahat ederek çok fazla zaman harcadığını düşünüyor.
 - Some people think the president spends too much time traveling.
Kongreden geçtikten sonra, Cumhurbaşkanı kanunu veto etti.
 - The President vetoed the law after Congress passed it.
Genel müdür her bir adamı görevine atadı.
 - The president appointed each man to the post.
O, bankanın genel müdürüdür.
 - He's the president of the bank.
Cumhuriyetçi Parti liderleri Devlet Başkanı Hayes'i eleştirdiler.
 - Republican Party leaders criticized President Hayes.
Devlet Başkanının korumaları girişin önünde konuşlandırıldılar.
 - The President's guards are stationed in front of the entrance.