Tom krikoyla arabayı kaldırdı.
- Tom jacked up the car.
Kriko masanın üzerindeydi.
- The car jack was on the table.
Ben fakir bir denizciyim, bu yüzden tekneyle gezmekten hoşlanmıyorum.
- I am a poor sailor, so I don't like to travel by boat.
Onlar üç binden fazla denizciyi öldürdü
- They killed more than three thousand sailors.
Jackson, kaba bir adamdı.
- Jackson was a rough man.
Tom Jackson Avustralya'daki en tehlikeli adamlardan biri olarak düşünülmektedir.
- Tom Jackson is considered to be one of the most dangerous men in Australia.
Jack davasından kazandığı parayla refah içinde yaşayabilmeli.
- With the money Jack won from his lawsuit, he should be able to live on easy street.
Jack'in yeni bir bisiklete parası yetemez.
- Jack can't afford a new bicycle.
Bende kupa valesi var.
- I've got the jack of hearts.
Benim maça valem var.
- I have the jack of spades.