119

listen to the pronunciation of 119
Турецкий язык - Английский Язык
one hundred nineteen
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение 119 в Турецкий язык Турецкий язык словарь

Ali imran 119
(Kuran) İşte siz, onlar sizi sevmezken onları seven ve Kitabların bütününe inanan kimselersiniz. Size rasladıkları zaman: "İnandık"derler, yalnız kaldıklarında da, size öfkelerinden parmaklarını ısırırlar. De ki: "Öfkenizden çatlayın". Allah kalblerde olanı bilir
Araf 119
(Kuran) İşte orada yenildiler, küçük düştüler
Bakara 119
(Kuran) Ey İsrailoğulları! Size verdiğim nimeti ve sizi bir zamanlar alemlere üstün tuttuğumu hatırlayın
Enam 119
(Kuran) Size ne oluyor ki, Allah size darda kalmanızın dışında, haram olanları genişçe anlatmışken adının üzerine anıldığı şeyden yemiyorsunuz? Doğrusu çoğunluk, heva ve heveslerine uyarak, bilmeden sapıtıyorlar. Aşırı gidenleri en iyi bilen Rabbindir
Maide 119
(Kuran) Allah, "Bu, doğrulara doğruluklarının fayda verdiği gündür; ebedi ve temelli kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetler onlarındır. Allah onlardan hoşnut olmuştur, onlar da Allah'tan hoşnut olmuşlardır, bu büyük kurtuluştur" dedi
Nahl 119
(Kuran) Sonra doğrusu Rabbin, bilmeyerek kötülük işleyip ardından tevbe eden ve ıslah olanlardan yanadır. Rabbin bundan sonra da bağışlar ve merhamet eder.*
Tevbe 119
(Kuran) Ey inananlar! Allah'tan sakının ve doğrularla beraber olun
Şuara 119
(Kuran) Bunun üzerine onu ve beraberinde bulunanları, dolu bir gemi içinde taşıyarak kurtardık