Английский Язык - Турецкий язык
Определение (of ships and boats) permitting leakage в Английский Язык Турецкий язык словарь
- leaky
- sızıntılı
- leaking
- {i} sızdıran
Sızdıran musluğu durdurmayı başaracaklar mı?
-Will they manage to stop the leaking tap?
Sızdıran bir musluğum var.
-I have a leaking tap.
- leaking
- {f} sızdır
Sızdıran musluğu durdurmayı başaracaklar mı?
-Will they manage to stop the leaking tap?
Onun sekreteri, gizli bilgiyi sızdırmayı kesinlikle reddetti.
-His secretary flatly denied leaking any confidential information.
- leaky
- delik
- leaky
- sızdıran
Sızdıran musluk hakkında bir şey yapmalısın.
-You need to do something about the leaky faucet.
Tom sızdıran musluğu tamir etti.
-Tom fixed the leaky faucet.
- leaking
- sızdırarak
- leaky
- {s} sızan
- leaky
- {s} akan (dam, kova v.b.)
Связанные Термины
(of ships and boats) permitting leakage
Расстановка переносов
(of ships and boats) permitting leak·ageПроизношение
Resimler
История
Избранное