öğreniyorum

listen to the pronunciation of öğreniyorum
Турецкий язык - Английский Язык
i am learning

I am learning two foreign languages. - Ben, iki yabancı dil öğreniyorum.

It is challenging and I am learning a lot. - O ilgi çekici ve ben çok şey öğreniyorum.

learning

I am learning english.

I am learning a little English. - Ben biraz İngilizce öğreniyorum.

I'm learning to sew so that I can make myself a dress. - Kendime bir elbise yapabileyim diye dikiş dikmeyi öğreniyorum.

öğren
learn

Learning a foreign language is difficult. - Yabancı dil öğrenmek zordur.

One of my dreams is to learn Icelandic. - Hayallerimden biri İzlandaca öğrenmek.

öğren
{f} learning

I am learning Japanese to play mahjong in Japan. - Japoncayı Japonya'da mahjong oynamak için öğreniyorum.

She is learning the piano. - O, piyanoyu öğreniyor.

öğren
{f} learned

I learned a lot about Greek culture. - Yunan kültürü hakkında çok şey öğrendim.

Finally we have learned the truth. - Sonunda,gerçeği öğrendik.

öğren
{f} learnt

I learnt nothing from the teacher. - Öğretmenden hiçbir şey öğrenmedim.

Soon learnt, soon forgotten. - Çabuk öğrenilirse, çabuk unutulur.

almanca öğreniyorum
I'm learning german
öğren
internalize