O, tümüyle cümlelerle ilgilidir. Sözcüklerle değil.
- It's all about sentences. Not words.
Tatoeba: Çünkü bir dil sözcüklerinin toplamından daha fazladır.
- Tatoeba: Because a language is more than the sum of its words.
Birçok İngilizce sözcük, Latince'den türemiştir.
- A lot of English words are derived from Latin.
Tüm İngilizce sözcüklerin %80'i diğer dillerden gelmiştir.
- 80% of all English words come from other languages.
Bu kelimeleri silginle sil.
- Rub out these words with your eraser.
Pasaportta ismi olan kişi kelimelerle tanımlanıldı.
- The person whose name was on the passport was described with words.
Evlendiğinde ve çocukların olduğunda lafla peynir gemisi yürümediğini fark edeceksin.
- When you get married and have kids, you'll realize that actions speak louder than words.
Onlar lafı ağzıma tıkıyorlar.
- They put words in my mouth.
Onun sözleri beni şaşırttı.
- His words surprised me.
O, Ben'in sözlerine inanmadı.
- He didn't believe Ben's words.
Words have a longer life than deeds. – Pindar, Greek poet.