İngilizce - Türkçe
perilous. teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- precarious
- {s} istikrarsız
Durumları istikrarsızdır.
-Their situation is precarious.
- perilous
- tehlikeli
Çok fazla balık avı dolayısıyla, bazı balık stokları şimdi tehlikeli derecede düşük seviyelerde.
-Due to overfishing, some fish stocks are now at perilously low levels.
- perilous
- vahim
- perilous
- korku
- perilous
- riskli
- precarious
- sağlam olmayan
- precarious
- tehlikeli
- perilous
- korkulu günler
- perilous
- korkulu perilouslytehlikeli bir şekilde
- perilous
- (sıfat) tehlikeli
- perilous
- {s} çok tehlikeli
- perilous
- korkulacak surette
- precarious
- {s} güvenilmez
- precarious
- {s} tutarsız
- precarious
- precariousness tehlikeli hal
- precarious
- precariouslytehlikeli bir şekilde
- precarious
- istikrarsızca
- precarious
- şüpheli/tehlikeli
- precarious
- {s} kararsız
- precarious
- {s} belirsiz
- precarious
- rizikolu
- precarious
- {s} şüpheli
- precarious
- {s} riskli
- precarious
- riziko
- precarious
- {s} tehlikeli; rizikolu; nazik
- precarious
- başkasının keyfine tabi
İlgili Terimler
İngilizce - İngilizce
perilous. teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı
- precarious
- {a} full of danger, hazardous, very smart
- perlous
- fraught with danger; "dangerous waters"; "a parlous journey on stormy seas"; "a perilous voyage across the Atlantic in a small boat"; "the precarious life of an undersea diver"; "dangerous surgery followed by a touch-and-go recovery"
- {s} dangerous, risky
- Something that is perilous is very dangerous. a perilous journey across the war-zone The road grew even steeper and more perilous. + perilously peri·lous·ly The track snaked perilously upwards. very dangerous
- Dangerous, full of peril
- Daring; reckless; dangerous
- Full of, attended with, or involving, peril; dangerous; hazardous; as, a perilous undertaking
perilous.
Heceleme
pe·ri·lousResimler
Geçmiş
Favoriler