part-of

listen to the pronunciation of part-of
İngilizce - Türkçe
(Sigorta) bir bölümü

Fransızca Kanada'nın bir bölümünde konuşulur. - French is spoken in a part of Canada.

Hikayenin bir bölümü doğrudur. - Part of the story is true.

parçası

Müzik, hayatımın önemli bir parçasıdır. - Music is an important part of my life.

Adanın her parçası incelendi. - Every part of the island has been explored.

(Askeri) parçası/bölümü
part-of