otro teriminin İspanyolca Türkçe sözlükte anlamı
- bir diğeri
- bir diğer
Kate bizim sınıftaki herhangi bir diğer öğrenciden daha akıllı.
-Kate es más inteligente que cualquier otro estudiante en nuestra clase.
- bir başka
- ötek
- başkası
- daha başka
- bir başkası
- öteki
- diğer
Diğerleri hakkında kötü şeyler söyleme.
-No digas cosas malas de otros.
Diğer ülkeleri ziyaret edecek misin?
-¿Vas a visitar otros países?
- başka
Hayat siz başka planlar yapmakla meşgulken başınıza gelen şeydir.
-La vida es lo que te pasa mientras estás ocupado haciendo otros planes.
Yarın başka bir gün olacak.
-Mañana será otro día.
- diğeri
Tom'un iki kedisi var. Birisi beyaz ve diğeri siyah.
-Tom tiene dos gatos. Uno es blanco y el otro es negro.
- başka bir
- bir tane daha
- şair
- bambaşka
- öbür
otro teriminin İspanyolca İngilizce sözlükte anlamı
- another, other
- second
- the next day, the day after
- other, another
- remaining
- separated
- other
This is the same pencil that I lost the other day.
-Este es el mismo lápiz que perdí el otro día.
Life is what happens to you while you're busy making other plans.
-La vida es lo que te pasa mientras estás ocupado haciendo otros planes.
- another
Could you exchange it with another one?
-Cámbiemelo por otro, por favor.
All you can do is trust one another.
-No tenéis nada que hacer excepto confiar el uno en el otro.
- yet another
- other one
He has two pencils. One is long and the other one is short.
-Tiene dos lápices. Uno es largo y el otro corto.
This apartment is bigger than any other one in the building.
-Este apartamento es más grande que cualquier otro en el edificio.
- another one