I have three points on my licence.
- Benim lisansımda üç nokta var.
I've got a provisional licence.
- Ben geçici bir lisans aldım.
Of course, a license is needed to operate a crane.
- Elbette, vinç kullanmak için bir lisans gerekli.
You'll be receiving your license in the mail.
- Posta ile lisansını alacaksın.
Tom teaches an undergraduate course in translation.
- Tom çeviride lisans kursu öğretiyor.
Master's degrees in Britain are not very common.
- İngiltere'de yüksek lisans dereceleri çok yaygın değildir.
I earned a bachelor's degree.
- Ben bir lisans derecesi aldım.
I earned a bachelor's degree.
- Ben bir lisans derecesi aldım.
Mary is a graduate student.
- Mary bir yüksek lisans öğrencisidir.
He continued his studies at graduate school.
- Yüksek lisans okulunda çalışmalarını sürdürdü.