in a state of marriage; having a wife or a husband

listen to the pronunciation of in a state of marriage; having a wife or a husband
İngilizce - Türkçe

in a state of marriage; having a wife or a husband teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

married
evli

Tom bana ebeveynlerimin ayrılmadan önce ne kadar süredir evli olduklarını sordu. - Tom asked me how long my parents had been married before they separated.

Felicja, Łazarz adında yakışıklı bir adamla evli. - Felicja is married to a handsome man called Lazarz.

married
(sıfat) evli
married
evlilik

Evlilik hayatına alışmak uzun zaman alır. - It takes a lot of time getting used to married life.

Size uzun ve mutlu bir evlilik hayatı diliyorum. - I wish you a long and happy married life.

married
evlilikle ilgili
married
{f} evlen

Onunla Haziran'da evleneceğim. - I'm getting married to her in June.

Misako, geçen Haziran bir Kanadalıyla evlendi. - Misako married a Canadian last June.

married
marry evlendir/evlen
married
evliliğe veya evlilere
married
{s} to ile evli
married
{s} evliliğe/evlilere özgü
İngilizce - İngilizce
married
in a state of marriage; having a wife or a husband