Kabileden yaklaşık altmış adam atlarına binerek çabucak vardılar.
 - About sixty men from the tribe quickly arrived riding horses.
Binicilik kulübüne kabul için başvurdu.
 - He applied for admission to the riding club.
Ben binişi gerçekten severim.
 - I really like riding.
Bir ata binmek istiyorum.
 - I want to go horseback riding.
Tom motorsiklete binmeye alışkın değildir.
 - Tom isn't used to riding a motorcycle.
O bir at biniciliği kazasında öldü.
 - He died in a horse riding accident.