Almanca - Türkçe
durchbruch teriminin Almanca Türkçe sözlükte anlamı
- Fb. esape; e-n ~ erzielen gedik (od. rahne) acmak; zum ~ kommen fig. bas göstermek; zuhur etm., tezahür etm.; aciga cikmak; Meister im strategischen "^ (Askeriye) üstat bir yanci -arbeit / ajur isi -s.keil m (Askeriye) cep; yarma kamasi -s. versuch m (Askeriye) yarma tesebbüsü
- m l. (Askeriye) yar(il)ma, del(in)me
- (durch die Tradition) cigir acma
- (in e-r Wand usw.) acilan delik (gedik, rahne)
- (der Zähne) cikma
- (des Wassers) tasma, feyezan
- (e-s Dammes) kirilma
- zum Durchbruch kommen
- baş göstermek, açığa çıkmak
İlgili Terimler
İngilizce - Türkçe
durchbruch teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı
- breakthrough
- atılım
O bir atılımı gerçekleştirmek için yeteneğini berbat bir şekilde abarttı.
-He badly exaggerated his ability to achieve a breakthrough.
Bu gerçek bir atılım.
-This is a real breakthrough.
- breakthrough
- {i} ask. cepheyi yarıp geçme
- breakthrough
- {i} (bilimde) büyük buluş
- breakthrough
- (Askeri) YARMA TAARRUZU: Bir savunma mevzii veya mıntıkasına nüfuz ederek mevziin arkasına kadar geçen taarruz. Bak. "penetration"
- breakthrough
- {i} cepheyi yarıp geçme
- breakthrough
- iyileştirme
- breakthrough
- büyük buluş
- breakthrough
- bilimde büyük buluş
- breakout
- firar
- breakthrough
- ani ve önemli gelişme/ilerleme/yenilik/buluş
- breakthrough
- ani atak
- breakthrough
- hücum
- breakthrough
- (düşmana yapılan) ani saldırı
- breakout
- {i} toplu kaçış
- breakout
- {i} hapisten kaçma
- breakout
- yarma/kaçış
- breakthrough
- (isim) cepheyi yarıp geçme, buluş
- breakthrough
- harekat/buluş
İlgili Terimler
Almanca - İngilizce
durchbruch teriminin Almanca İngilizce sözlükte anlamı
- penetration
- breakthrough
Most scientific breakthroughs are nothing else than the discovery of the obvious.
-Die meisten wissenschaftlichen Durchbrüche sind nichts anderes als die Entdeckung von etwas Selbstverständlichem.
- holing-through
- perforation
- big break
- breaking through
- breakout
- Durchbruch (Mannschaftssport)
- breakout (team sports)
- Durchbruch (Vorgang)
- breakthrough (process)
- Durchbruch (Vorgang)
- wall breakthrough
- Ein großer Durchbruch zeichnet sich ab.
- A major breakthrough is on the horizon
- Zahl der Lastwechsel (bis zum vollen Durchbruch der Probe bei der Dauerprüfung)
- endurance (of a test specimen until breakdown in the fatigue test)
- der Demokratie zum Durchbruch verhelfen
- help democracy to become established
- einer Sache zum Durchbruch verhelfen
- to act a leverage for something
- wieder zum Durchbruch verhelfen
- to restore law and order
- zum Durchbruch verhelfen
- to leverage
- zum Durchbruch verhelfend
- leveraging
- zum Durchbruch verholfen
- leveraged