zaubern

listen to the pronunciation of zaubern
Deutsch - Türkisch
{'tsaubırn} büyü yapmak
büyü yapmak; hokkabazlık etmek; harikalar yaratmak
ruh çağırmak
harikalar yaratmak
büyü yapmak
Englisch - Türkisch

Definition von zaubern im Englisch Türkisch wörterbuch

Relevante Übersetzungen

conjure
büyü yoluyla çağırmak
conjure
büyü yoluyla ruh çağırmak
conjure
el çabukluğu ile çıkarmak
conjure
sihirle çıkar
conjure
hokkabazlık yapmak
conjure
ruh çağırmak
conjure
hokkabazlık yap
conjure
{f} büyülemek
conjure
{f} büyü yoluyla (ruh)
conjure
{f} afsunlamak
conjure
conjure up büyü kuvvetiyle meydana koymak zihinde bir fikir veya hayal uyandırmak
conjure
(fiil) yalvarmak, rica etmek; ruh çağırmak; büyülemek, yolunu bulmak, hokkabazlık yapmak, afsunlamak
conjure
bir yolunu bulmak
conjure
{f} yalvarmak
conjure
hokkabazlık yap,sihirle çıkar
conjure
{f} hokkabazlık yaparak -i yapmak: She conjured a dove out of the box. Hokkabazlık yaparak kutudan güvercin çıkardı
conjure
{f} rica etmek
Deutsch - Englisch
feat of magic
witchcraft (magic of a witch)
wizardry (magic of a wizard)
magic
sorcery (magic of a sorceress)
to do magic
conjure
to do conjuring tricks
to perform magic

Relevante Übersetzungen

zaubern {vt}
to perform magic
zaubern {vt}
to do magic
zaubern {vt}
to conjure
zaubern {vt}
to do conjuring tricks
(im Nu) eine Mahlzeit auf den Tisch zaubern
to conjure up <> a meal
(im Nu) eine Mahlzeit auf den Tisch zaubern
to whip up
Ich kann doch nicht zaubern!
I can't perform miracles!
Ich kann nicht zaubern.
I can't work miracles
Professionelle Fälscher zaubern im Nu einen falschen Pass aus dem Hut.
Professional forgers can knock off a fake passport in no time
aus dem Hut zaubern
to knock off something (produce/complete it quickly and easily)
aus den Resten einen Eintopf kreieren/zaubern
to concoct a stew from the leftovers
einen Hasen aus dem Hut (hervor)zaubern
to conjure a rabbit from / out of a hat