The pedestrians must cross only at the green light.
- Yayalar sadece yeşil ışıkta geçmelidirler.
Yesterday a pedestrian was run over by a truck at this pedestrian crossing.
- Dün bu yaya geçidinde bir yayaya kamyon çarptı.
A pedestrian needs to cross the street at a crosswalk.
- Bir yayanın, caddeyi yaya geçidinde geçmesi gerekir.
You should be more careful at a crosswalk.
- Yaya geçidinde daha dikkatli olmalısın.
Tom is a fast walker.
- Tom hızlı bir yayadır.
It takes you an hour to go to the station on foot.
- İstasyona yaya olarak gitmek bir saatini alır.
Tom goes to school on foot.
- Tom okula yaya gider.
In my village, there is a small, narrow footbridge over a brook.
- Benim köyümde, bir dere üzerinde küçük, dar bir yaya köprüsü vardır.
They refused to go anywhere on foot.
- Onlar yaya olarak bir yere gitmeyi reddettiler.
How long does it take to get to Vienna on foot? he inquired.
- Yaya olarak Viyana'ya gitmenin ne kadar süreceğini sordu.