yağmur yağmak

listen to the pronunciation of yağmur yağmak
Türkisch - Englisch
rain

It's about to rain; bring in the clothes. - Yağmur yağmak üzere; giysileri getir.

It has been raining for two days. - İki gündür yağmur yağmaktadır.

to rain
shower
yağmur yağ
{f} rain

I called a cab, because it was raining. - Bir taksi çağırdım çünkü yağmur yağıyordu.

Tomorrow it will rain in the south of England. - Yarın İngiltere'nin güneyinde yağmur yağacak.

yağmur yağ
{f} raining

I called a cab, because it was raining. - Bir taksi çağırdım çünkü yağmur yağıyordu.

When I realized it was raining, I took my umbrella. - Yağmur yağdığını anladığımda şemsiyemi aldım.

bardaktan boşanırcasına yağmur yağmak
to rain cats and dogs, to rain buckets, to bucket (down), to teem
Türkisch - Türkisch

Definition von yağmur yağmak im Türkisch Türkisch wörterbuch

Yağmur yağma
(Osmanlı Dönemi) DÜCÜNNE